15 Ağustos 2009 Cumartesi

KURAN'DA ALTINI ÇİZDİKLERİM-11-HUD

11-HUD-
11 Hud- Hûd Peygamber



Bismillahirrahmanirrahim - In the name of Allah, Most Gracious, Most Merciful.


4. İlellahi merciuküm ve hüve ala külli şey'in kadir


Yusuf Ali (English)

4. To Allah is your return, and he hath power over all things.

4. Dönüşünüz ancak Allah’adır. O, her şeye hakkıyla gücü yetendir.

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
41. Ve kalerkebu fıha
bismillahi
mecraha ve mürsaha inne rabbi le ğafurur rahıym
41. So he said: embark ye on the Ark,
in the name of Allah,
whether it move or be at rest for my Lord is, be sure, Oft-Forgiving, Most Merciful

41. (Nûh), “Binin ona. Onun yüzüp gitmesi de durması da
Allah’ın adıyladır
. Şüphesiz Rabbim çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” dedi.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------
46. Kale ya nuhu innehu leyse min ehlik innehu amelün ğayru salihın fe la tes'elni ma leyse leke bihı ılm innı eızuke en tekune minel cahilin

47. Kale rabbi innı euzü bike en es'eleke ma leyse li bihi ilm ve illa tağfirlı ve terhamni eküm minel hasirin

46. He said: O Noah he is not of thy family: for his conduct is unrighteous. So ask not of me that of which thou hast no knowledge I give thee counsel, lest thou act like the ignorant
47. Noah said: O my Lord I do seek refuge with thee, lest I ask thee for that of which I have no knowledge. And unless thou forgive me and have mercy on me, I should indeed be lost

46. Allah, “Ey Nûh! O, asla senin âilenden değildir. Onun yaptığı, iyi olmayan bir iştir. O hâlde, hakkında hiçbir bilgin olmayan şeyi benden isteme. Ben, sana cahillerden olmamanı öğütlerim” dedi.
47. Nûh, “Rabbim! Şüphesiz ben senden hakkında bilgim olmayan şeyi istemekten sana sığınırım. Eğer beni bağışlamaz ve bana acımazsan, şüphesiz ziyana uğrayanlardan olurum” dedi.

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
73. Kalu e ta'cebıne min emrillahi rahmetüllahi ve berakatühu aleykum ehlel beyt innehu hamidüm mecid

73. They said: dost thou wonder at Allah's decree? the Grace of Allah and his blessings on you, O ye people of the house for he is indeed worthy of all praise, full of all glory

73. Melekler, “Allah’ın emrine mi şaşıyorsun? Allah’ın rahmeti ve bereketi size olsun ey (peygamber ocağının) ev halkı! Şüphesiz O, övülmeye lâyıktır, şanı yücedir.” dediler.

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
86. Bekıyyetüllahi hayrul leküm in küntüm mü'minın ve ma ene aleyküm bi hafıyz
86. "That which is left you by Allah is best for you, if ye (but) believed! But I am not set over you to keep watch!"

86. “Eğer inanan kimselerseniz Allah’ın bıraktığı helâl kazanç sizin için daha hayırlıdır. Ben sizin başınızda bir bekçi değilim.”

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
88. Kale ya kavmi eraeytüm in küntü ala beyyinetim mir rabbı ve razekanı minhü rizkan hasena ve ma ürıdü en ühalifeküm ila ma enhaküm anh in ürıdü illel ıslaha mesteta't
ve ma tevfikiy illa billah aleyhi tevekkeltü ve ileyhi ünıb


88. He said: O my people see ye whether I have a clear (sign) from my Lord, and he hath given me Sustenance (pure and) good as from Himself? I wish not, in opposition to you, to do that which I forbid you to do. I only desire (you) betterment to the best of my power;
and my success (in my task) can only come from Allah. In him I trust, and unto him I look.


88. Şu’ayb, şöyle dedi: “Ey kavmim! Söyleyin bakayım, ya ben Rabbimden gelen açık bir delil üzere isem ve katından bana güzel bir rızık vermişse!. Ben size yasakladığımı kendim yapmak istemiyorum. Ben sadece gücüm yettiğince (sizi) düzeltmek istiyorum.
Başarım ancak Allah’ın yardımı iledir. Ben sadece O’na tevekkül ettim ve sadece O’na yöneliyorum.”
------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
90. Vestağfiru rabbeküm sümme tubu ileyh inne rabbi rahıymüv vedud

90. But ask forgiveness of your Lord, and turn unto him (in repentance): for my Lord is indeed full of mercy and loving kindness.

90. “Rabbinizden bağışlanma dileyin, sonra O’na tövbe edin. Şüphesiz Rabbim çok merhametlidir, çok sevendir.”
-------------------------------------------------------------------------------------------------------


112.
Festekım kema ümirte
ve men tabe meake ve la tatğav innehu bi ma ta'melune basıyr

112.
Therefore stand firm (in the straight path) as thou art commended
, thou and those who with thee turn (unto Allah); and transgress not (from the path): for he seeth well all that ye do

112. Öyle ise
emrolunduğun gibi dosdoğru ol
. Beraberindeki tövbe edenler de dosdoğru olsunlar. Hak ve adalet ölçülerini aşmayın. Şüphesiz O, yaptıklarınızı hakkıyla görür.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
123. Ve lillahi ğaybüs semavati vel ardı ve ileyhi yürceul emru küllühu fa'büdhü ve tevekkel aleyh ve ma rabbüke bi ğafilin amma ta'melun
123. To Allah do belong the unseen (secrets) of the heavens and the earth, and to him goeth back every affair (for decision): then worship him, and put thy trust in him: and thy Lord is not unmindful of aught that ye do

123. Göklerin ve yerin gaybını bilmek Allah’a mahsustur. Bütün işler O’na döndürülür. Öyle ise O’na kulluk et ve O’na tevekkül et. Rabbin yaptıklarınızdan habersiz değildir.

Hiç yorum yok: